Hamdi Mert :: hamdimert.com
Köşe Yazıları
CİA-KGB İŞBİRLİĞİ Mİ? - 1 Aralık 1989

Öyle "haberler, "olay"lar vardır ki, gözden ka­çar, kaçırılır. Halbuki bazı "detay"lar önemli "ka­rar"ların, "uygulama"ların ipucu ve odağı olabilir.

Tercüman'ın 13 Kasım 1989 tarihli nüshasında "detay" zannedilen, ama gerçekte "perde arka­sı işbirliği"ni dışa vuran bir haber vardı. Tercü­man "Dış Haberler Servisi"nin "U.S. News and World Report" dergisine dayanarak verdiği bir haberde "CIA-KGB ortak plân hazırlıyor" deni­yor ve Amerikan-Sovyet gizli istihbarat teşkilâtla­rının Azerî isyanını bastırmak üzere "ortak tatbikat" yapacaklarından söz ediliyordu. Daha­sı, iki "gizil" teşkilâtın daha önce bir "ortak çalışma programı" yaptıkları; bu programın ilk he­defini Azerbaycan'ın oluşturduğu da aynı haber­de yer alıyordu.

"Azerî İsyanını 2 süper bastıracak" başlıklı haberde ayrıca CIA'nın bu desteğine karşılık KGB'nin de "Kolombiya" konusunda ABD'ye des­tek vereceği belirtiliyordu.

30 Kasım tarihli dünkü Tercüman ise, muhte­mel bir Azerî-Ermeni çatışmasında ABD'nin üstleneceği rolün bu ülkede tartışılmakta olduğu ha­berini verdi.

Nihayet şimdilerde dışa vurulmaya başlanılan bu "işbirliği" bana bir önemli hatıramı hatırlattı. 1978 yılında Azerbaycan'ın başkenti Baku'da ya­şadığım bir olayı: Azerbaycan Cumhuriyeti Sosyal İşler Bakanı bayan, misafir heyet şerefine verdiği yemekte bir "hayret"ini belirtti: ABD gizli istihba­rat teşkilâtı CIA-KGB'yi, Sovyetler Birliği sınırları içerisindeki Türk azınlığın hızla artan nüfusu ko­nusunda uyarmış. "Bu olaya dikkat edin, ileri­de başınıza problem çıkabilir" demiş. Azerî ba­kan buna hayret ediyor ve üstelik de CIA'yı "Türk heyeti"ne şikâyet ediyordu.

Bilmiyordu ki, Türkiye perde arkası buna ben­zer daha nice kurnaz "ittifak"lara kurban idi... Dün de, bugün de...

Filistin, Lübnan ve Ortadoğu'da olanların; İran-Irak kör-döğüşünün, dün ve bugün bizim Güneydoğu'da soğutulmamaya çalışılan sıcaklığın; Kam­boçya, Eritre, Afganistan başta bilcümle kurnaz­lıkların arkasında CIA-KGB işbirliği değil de baş­ka kim vardır?

GÜDENLER-GÜDÜLENLER

Dünyanın bugünki realitesi budur. Bir yanda "güden"ler, diğer yanda "güdülen"ler Perde ar­kasında birincilerin işbirliği; perde önünde ikinci­lerin güdümlü kapışmaları... Bir de "güden"lerin perde önü yapmacık rekabetleri...

Öncü kuvvetleri CIA ve KGB olan bu. İki büyük güdücü, bazan "hâkimiyet" çekişmelerine de gi­rerler. Fakat önlerindeki sofra o kadar zengindir ki, bu "hır"laşmayı yeni bir pazarlıkla çabucak an­laşmaya dönüştürebilirler. Dün "Küba" krizinde, bugün "İran" ve "Afganistan" üzerine girdikleri çekişmede karşılıklı yeni pastalar değiş-tokuşu ile ulaştıkları sulh (!) noktası bunun sonucudur.

Tercüman gazetesinin gözden kaçırılmaması gereken haberi, perde arkası pazarlık ve işbirliği­nin açığa çıkmasıdır.

Acaba Türkiye bu pazarlığın neresindedir? Ya­hut şöyle soralım: "-Bu gizli pazarlıkta Türkiyenİn şimdilik ayakta kalması kararlaşlmış bu belli... Ya ülkemiz üzerine yapılan pazarlık değişirse!"

Türkiye'nin gündemi, gündelik ç siyaset değil, yukarıdaki sualin cevabını araştırmak olmalı de­rim. Zira Pakistan'ın "Doğu"sunu "Batı"sından ayıran perde arkası güç, işte bu "işbirliği idi... CIA-KGB işbirliği..."