Çocuklarımızı İyi yetiştirmek, varlık sebebimizdir.
Her millet, kafası sağlam, bedeni sağlam nesiller yetiştirmeyi hedef alır. Her ana-baba “Hayırlı evlâd”a sahip olmak ister. Bu ise yeni yetişenlere okuma sevgisi aşılamak; okuyacağı kitabı seçmeyi öğretmekle olur.
Yiyecekleri, ayıklamadan yemek, fizikî yapıyı, kitapları ayıklamadan okumak fikri yapıyı tahrip eder. Maksatları Türk neslinin düşünce yapısını tahrip etmek olanlar, kitap piyasasını sapık yayınlarla doldurmuşlardır.
Okula, Öğretmene ve ana-babaya düşen, çocuğa kitap tercihi yapmayı öğretmektir.
Çocuğu iyi yetiştirmek, istikbalin tek garantisidir. İyi nesiller yetiştiren milletler, geleceği aydınlık milletlerdir.
En iyi sermaye, en büyük servet "İyi evlât"tır.
"Hiçbir ana-baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha iyi bir miras bırakamaz."
"Ancak, çocuklarını iyi terbiye edenler bağışlanırlar."
Çocuk, ilâhî bir emanettir. "Çocuklarınızı ateşten koruyunuz!." ilâhi emri buna uyarıdır.
İleri ülkeler çocuk eğitimi üzerine ciddiyetle eğilmişlerdir. Bu ülkelerde, çocuk yayıncılığından giderek bir “ÇOCUK EDEBİYATI” doğmuştur.
En büyük tehlike ne veba mikrobu, ne salgın hastalıktır. Asıl tehlike, sapık fikirler taşıyan kitaplardır.
Güçlü nesil "Gürbüz nesil" değil, düşünce yapısı sağlam nesildir, Düşünce ve kültür yapısı cılız çocuk, güçlü insan olamaz. Cüce nesillerle istikbale yürünemez.
Çocuk yetiştirmek onu doğurup sokağa salmak değildir. "İyi evlât" yetiştirmek, ona sağlam bir düşünce yapısı kazandırmak demektir. Kıyamet gününde "Evlâdımızdan kaçmak" istemiyorsak bu şarttır.
Her millet çocuklarının düşünce yapılarını kendi kültürleri kıvamında dokumaktadır.
Fransız insanı Fransız kültür potasında; İngiliz insanı İngiliz kültür potasında şekillenmektedir Fransız'ın Fransız gibi, Alman’ın Alman gibi düşünmesi bundandır.
Türk İnsanına Türk kültür yapısını kazandıracak bir kültür potası var mıdır? Mektep, sahne, basın çocuğumuzun yoğrulduğu bu' çevre, uyum halinde bu rengi vermekte midir? Biraz Fransız, biraz İngiliz, biraz Türk hamuru kattığımız potadan, biraz o, biraz bu kültürden bir "ucube" çıkmışsa buna niçin şaşılır!..
Mektepte okuttuğumuz, sahnede sergilediğimiz kitaplar, hangi tercihin eseridir? Ayrı bakanlıklarda toplanan "Millî Eğitim", "Millî Kültür", "Millî Gençlik" politikamızın koordinasyonu nasıl sağlanmaktadır? Eğitim, kültür ve gençliğimizi her yönden insafsızca esen fikir alaborasından koruyacak fanusumuz var mıdır?
Son yıllarda bizi üzen sapmaların sebep ve sonuçlan nelerdir?
12 Eylül ile başlayan "ISLAHAT" tedbirleri, - bu sorulara cevap ve çare aramaktadır. Çocuk Kitapları Haftası, bu açıdan değerlendirilmelidir.
T.C. Devleti'ni yıkmak isteyenler, önce çocuklarımızın kafalarına el atmışlardır. Çocuğun okuduğu her zararlı yayın bir davranış bozukluğu olarak tezahür etmiş, bu marazi davranışlardan marazi eylemler ortaya çıkmıştır.
Çocuk sevkedildiği her yöne akan, konulduğu her kabın rengini alan aziz su gibidir, Nereye sevkedilirse o yöne akar. Hangi kaba konulursa o rengi alır. Çocuğun zihni boş bir levhadır. O levhaya iyi şeyler de zararlı düşünceler de yazılabilir. Çocuğun düşünce dokusu, boş zihnin levhasına yazılacak fikirlerle şekillenir.
Çocuğun karakter dokusunun örüleceği gergef ana-baba, öğretmen.. gibi yakın büyüklerin elindedir. Renk uyumu olmayan, sağlamlığı kontrol edilmeyen, doğruluk mi'yarına vurulmamış malzeme ile dokunan karakter dokusu, her rengin boy gösterdiği bir yamalı bohçadır.
Murakabesiz, rehbersiz, gayesiz, mes'uliyetsiz, aşksız, vecdsiz, ruhsuz, heyecansız nesiller, kitapsızlığın eseridir. Kitapsız nesillerin, ellerinde başka bayrak, gönüllerinde başka idealler taşımaları bundandır.
Ruhta en ileri, düşüncede en doğru, mayada en sağlam, maddede en sıhhatli nesil, seçileni iyi okuyan; okuduğunu iyi seçen nesildir.
Fikir yaşatılırsa yaşar. Yaşanacak fikir çocuklukta kazanılır. Çocuk Kitapları Haftası'nın hareket noktası bu olmalıdır.
Kitapsız büyüyen çocuk, susuz yetişen ağaç gibidir.
Yücelme çağları, insanımızın "Kitap"la barıştığı zamanlardır.
Münevver insanın başarısı, zamanını kitapla yoğurmasıdır.
Yolumuz kitapla aydınlık, hayatımız kitapla renklidir.
Kitap medeniyettir.