Hz. Adem'den yola çıkan "Tevhid" meş'alesi Babil'de Nerhrud, Sodom'da Gomore, Medyen'de Eyke. Tûr ve Kenan'da nice Sâmirî bilmezlikleri ile karşılandı ama, "Nûr"un son Peygambere ulaşması ilâhî bir tecellî olarak engellenemedi.
Son Peygamberin tebliğ etliği emanet, çağları kuşatan bu mesajdır.
İbrahim'i "HALILULLAH", Musa'yı "KE-LİMULLAH", İsa'yı "RUHULLAH" son Peygamberi "HABİBULLAH" yapan yarış, bugün de sürüyor. Nemrud'unu, Fir'avn'ını, Gomore'sini, Eyke'sini kendi isyanları ile başbaşa bırakarak...
Bu tebliğ kimedir? Bu mesaj niçindir? İnsanlık bunu anlamadıkça, daha ne Sodom ne Medyen sefaletleri sergilenecek dünyada!...
Kudüs'ün, Kabil'in, Varşova ve Beyrut'un gönlündeki sızı bu çağdaş Sâmirî bilmezlikleridir.
Dün Fatsa'da, Adana'da, Tarsus'ta sergilenen kıtallerin, yarın bu çağdaş bilmezlikle yeniden sergilenmesinden korkulur...
"Ebû Cehil öldü sanılırken, cehalet kıt'alar dolaşmaktadır." Kapalı kapılar ardında daha adı bilinmeyen nice kötülükler, nice kültürel cinayetler planlanmaktadır. Denizlerin derinlikleri, semâların sonsuzlukları bu bitmeyen cehalete sahnedir. Milletler, grup-grup "KARDEŞ"ler oluşturacaklarına, kutup-kutup "CEPHE" ler oluşturmaktadırlar. Çağa adını veren devâsâ fabrikalar "DEVA" üreteceklerine "DEV SİLÂHLAR" üretmektedirler. "HUSÛMET" kardeşliğe, "ADAVET" barış içinde yaşamaya tercih edilmektedir. Bunlarla insanlık kendi kaderini çizmektedir.
"Benden sonra eski bilmezliklere dönüp, birbirinizin boynunu vurmayınız!" Peygamber . sözü dinlenilmeyince yapılan budur.
Hz. Peygamber bilinmelidir!.. Kalplerdeki nefis putunu kıran... Düşüncelerdeki örümcek ağlarını temizleyen... insanı insana kul olmaktan kurtaran... Kafaları, gönülleri ağartan.. İnsanlığa "İslâmlık" müjdesini getiren.. İyiliğe sınırsızlık, kötülüğe sınır çizen... Davranışlara sabır, tevekkül, doğruluk taçlarını giydiren…" Renk ırk, mevki farklılıklarını yırtarak insanlığı ebedî sulha çağıran..." Sidretül Müntehâ"da bile ümmetini düşünen... Mi’raç’tan hiçbir peygamberin ümmetine veremediği ilâhi armağanlarla dönen... Gönüllerde "İslâm", "İnsan", "Kur'ân" tahtını kuran... Kurmayları Hz. Ebûbekir, Hz. Ömer, Hz. Osman. Hz. Ali (Radıyallahu anhüm) olan... İnsanları bid'atlara kölelikten "Fıtrat Medeniyeti"ne kanatlandıran...
Ruh O'nunla diridir. İnsanlık O'nunla ayaktadır. İyilik O'nunla ebedîdir. Hayat O'nunla temiz, idealler O'nunla vardır..
"O, bir şâhid, bir müjdeci, bir dâvetçidir." Sevgiye, aydınlığa, başarıya, olgunlaşmaya, ilerlemeye. Hakk'a, iyiliğe, hep iyiliğe, daima iyiliğe çağırandır.
Onun nübüvvet ve risâletini, sabır ve sebatını, kerem ve cömertliğini, kanaat ve zühdünü, fazilet ve şecaatini bilmeye -fezanın fethine çıktığımız bugün de muhtacız. Bugün dünden daha çok muhtacız...
Çocuklarımız O'nu tanımalıdır. Yeni yetişenlerimiz; geleceğimizi himmetlerine teslim edeceklerimiz O'nun dünya ve âhiret görüşünü, hayat anlayışını, intizam fikrini, savaş ve barış stratejisini, affediciliğini. kararlılığını bilmelidirler...
Dünyayı ma'mur etmek, âhirete hazırlanmak, sıcak ve soğuk savaştan korunabilmek, kararlarında kararlılığını sürdürebilmek, ancak O’nu tanımakla mümkündür.
O bir idealdir. O'na giden yol aydınlık, geniş ve bellidir. Hayatı ayan, söz ve vasiyetleri beyandır. Hayat prensipleri, ideal hayat düstûrlarıdır, öfke ve kavgada, bağış ve barışta ölçüsü Allah'ın gösterdiği ölçüdür. Yaşayışı, gösterdiği hayat tercihi, insan fıtratına en uygun yaşayıştır, insana sevgisi, hayvana acıması, tabiata bakışı... Hep bu ölçüdür.
O bir mekteptir, üniversitedir. Mekteplere ve üniversitelere sığmayan bir ideal hedeftir. Mektepler, üniversiteler, enstitüler kurulmalı, son Peygamberin çağları kuşatan bu mesajı insanlığa sunulmalıdır.
O "İslâm Ahlâkı"nı yaşayan insandır. Allah'a (C.C.) mülâkî olan ve O'ndan aldığını en iyi yaşatandır. Gerçek saadetin programı O'ndadır. En girift içtimaî problemlerin önlenmesine ait doneler O'ndadır.
"-Ben sizi ateşe düşmekten korumak için eteklerinizden tutuyorum. Siz ise benim elimden kurtulmaya, kaçmaya çalışıyorsunuz!..."
Bu mesaj bütün insanlığadır.
Yerin derinliklerini, semânın sonsuzluklarını kuşatan bu ses. bize ulaşabilmişse, yarınlarımız aydınlıktır.
Yoksa...