farklı iki sure/ve ayette edilen "inzal" gerçeğinin ilkinin "Dünya seması"nı; ikincisinin ise, ayet-ayet Peygamberimiz efendimize tebliğ hadisesini ifade ettiğini belirtmişler­dir. Buna göre, Kur'an-ı Kerim Beraat Gecesinde bir bütün olarak dün­ya semasına inzal buyurulmuş; Kadir Gecesi'nde ise, peyderpey peygamberimiz efendimize tebliğ edilmeye başlanılmıştır.

Kadir Gecesi'nin Kur'an-ı Kerim ile taçlanan bu büyük "Hayr"ı ve şerefi yanında. Beraat Gecesi'nin de Kur'an'ın inzali ile ilgili böyle bir fazileti ve bereketi vardır. Bu fazilet ve bereket, bize döndürülmüş, gü­nahlarımızdan bağışlanmamıza, manevi dereceler kazanmamıza vesi­le kılınmıştır. Bu büyük mazhariyete karşılık bize düşen Cenab-ı Hakk'a şükretmek, sadece Berat Gecesi'nde değil, her fırsatta O'na yönelmek ve bu fırsatı değerlendirmektir.

TEVBE GECESİ

Bütün bu anlatılanlardan çıkan sonuç, Berat Gecesi'nin faziletli, bereketli, mübarek bir gece olduğu bu gecede kulun Cenab-ı Hakk'a daha çok yönelmesi, daha çok tevbe/istiğfar etmesi, nefsinin terbiye­si terbiyesinden sorumlu olduklarının iyiliği için daha çok talepte bulunması, Yaradan'a karşı nankörlüklerle dolu dünyanın/ve insanlığın huzuru için daha çok tazarruda bulunması gerektiğidir. Zira, ibadette örneğimiz, rehberimiz, ışığımız Peygamberimiz Efendimiz bu gecede Cenab-ı Hakk'a daha çok ibadet ve taatta bulunmuş, bu geceyi namaz kılarak, Kur'an okuyarak, dua ederek geçirmiştir. Bunu yapanların ve affedilmeyi isteyenlerin de affedilecekleri müjdesini vermiştir. Bize dü­şen, O'na ittiba etme: O'nun açtığı yoldan yürümektir. O'nun şefaati­ne ermenin, ancak O'na uymakla mümkün olacağnı bilmektir.

"KANDİL" BİZE MAHSUS BİR TABİR

Kutsal gecelere "Kandil" diyoruz. Bu milletimize mahsus bir tabir. "Kandil" ışığı içinde barındırana, muhafaza eden "Mahfaza" demmek. "Regaib Kandili" "Miraç Kandili" "Berat Kandili" derken, manevi aydınlığı bir kahdil gibi içinde barındıran kutsi gece, kastedil­mektedir. Karanlığın simgesi olan "Gece"yi riyasız yönelişlerle aydınlatmak ise, bize bırakılmıştır.

İnançlarını bir manevi, disiplin, kültürel zenginlik, tefekkür ve yaşayış tarzı olarak hayatına geçiren milletimiz dini hükümleri bir güzellik, estetik bir incelik olarak hayatına nakşetmiş, tarihte eşi görül­memiş "Türk-İslam Medeniyeti" bu zerafetten, bu incelikten doğmuştur.

Hayatın kabalaştıgı, insanların hunharlaştığı günümüzde "Kan­dil"leri bize o aydınlığı işaret eden manevi reçeteler, manevi rehber­lerdir. O aydınlığı temsil etmek ve yaşamak ise, bizim elimizdedir.

Berat Kandili'nin fazilet ve bereketinin dışarıdan ve içeriden ihanetlerle bunalmış milletimiz için bir kurtuluş olmasını hep beraber temenni ye niyaz ederim.