"Devlet" olmanın bir geleneği, tarihî derinlik ve birikimi vardır. Bu geleneğe, derinlik ve birikime sahip olmayan toplumlar, "devlet" adı altında teşkilâtlansalar da, "devlet" olamazlar, o espriye lâyık olamazlar.
"Bulgaristan", kendi toprakları üzerinde siyaset tarihçilerine inceleme konusu olabilecek, garip uygulamalar sergiliyor. "Devlet" esprisine ters uygulamalar... Buna siz "komiklik" de, "komitacılık" da diyebilirsiniz.
Bir "devlet" kendi vatandaşları üzerinde, nasıl böylesine bir eşkıya tavrı takınabilir? Herhangi bir ansiklopediyi açıp-bakınız:
Bulgaristan, bütün tarihi boyunca kaç 10 yıl, kaç yüzyıl kendi kendine hâkimiyet kurabilmiş? Romalılar, Ruslar, Türkler, Moğollar, Sırplar, Osmanlılar, sonra yeniden "Rus-Sovyet"ler arasında kaç defa el ve hâkimiyet değiştirmiş?
Bu kadar el, bu kadar hâkim, bu kadar koca değiştiren bir toplum, kendi kendine idareyi başarabilir; teb'ası üzerinde "baba"lık yapabilir mi? "Efendi" olmamış ki, "efendi"lik yapsın? "Kölelik" ve kölelikten kurtulma kompleksi onu işte bu kadarcık "devlet", bu kadarcık "baba", bu kadarcık "efendi" yapar...
Bütün tarihi boyunca bir onun, bir bunun elinde köçeklik yapan; sadece Osmanlı'nın efendiliğinde 600 yıl üzengi tutan Bulgar toplumu, eline silâh ve imkân geçince "devlet" değil, olsa-olsa "komitacı" olabilmişse, buna niçin şaşılır? Herkes, kendine yakışanı, seciyesinin icabını yapar.
NİĞBOLU'DAN-PLEVNE'YE...
Matbaa İşçiliğinden- Devlet Başkanlığı'na yükselen; Alman işgali sırasında Hitler'e muhbirlik, Sovyet hâkimiyetinde Ruslar'a uşaklık eden Jivkov "Bulgaristan'da Türk yok" demeye devam ede-dursun... İsimleri değiştirsin; mezar taşlarını "Neron" gülünçlüğü ile tahribetsin... Biraz "demokrat" düşündü diye kendi öz kızı "Lüdmila Jivkova"yı öldürttüğü iştah; kendi Dışişleri Bakanı "İvan Başev"i ortadan kaldırttığı yüzsüzlükle katmerli Türk düşmanlığını sürdürsün... "Deliorman"ın; "Mestanlı"nın, "Kırcaali", "Hasköy" ve "Harmanlı"nın taşı-toprağı dile gelip, kendisini teşhir ve terzil etmeyecek mi?..
Kara-katil Gurko'nun "Eski Zağra" katliâmı Bulgaristan Türklüğü'nü yok edebildi mi ki kızıl zalim Jivkov'un acemi operasyonları Türk'ü Türklük'ten çıkarsın?
Moskova'da bile iflâs eden komünizm, Niğbolu'dan Plevne'ye; Tuna'dan Tunca'ya taşı-toprağı; tarihi-coğrafyası Türk Balkan topraklarını "Evlâd-ı Fatihan" nesillerden çekip-alamayacaktır.
İNSANLIK SUÇU
Bulgaristan'da yapılanlar, sadece Türklüğe değil, insanlığa karşı suçtur. Zira Bulgaristan'da tatmin edilen komitacılık iştahı, tarihte emsali mevcut insanlık suçlarının bir devamıdır. Katil Romanın Kartaca katliâmının... Nazi kamplarının... İsrailoğulları'nın "iğneli fıçı" eziyetlerinin... Balkan komitacılarının "Kazıklı Voyvoda" uygulamalarının...
"Zalim" ile mazlum ve mağdurun "Allah" ile kulu yanındaki mukayesesi ne ise, sadece
"devlet" olma esprisiyle değil, insanlıkla da asla bağdaşmayan Bulgar eziyetinin "tarih" mizanındaki yeri o olacaktır.
"Zalim" hiçbir zaman onmamıştır. Tarih bunu böyle yazar. "Roma"yı yıkan, "Kartaca"nın ahidir. Bozuk seciyelerin "komitacılık" iştahını tatmin için sergiledikleri bunca zulüm bakalım kimin yanına kâr kalacak?.. "Devlet" terörü uygulayan “zalim”in mi, onun taht-ı emanetindeki “mazlum”un mu, kimin?