Hamdi Mert :: hamdimert.com
Köşe Yazıları
TÜRKİYE’NİN DİNİ İMARI - 5 Ocak 1990

Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinin bazı bakanlıklardan daha büyük olduğu konusunda ortaya atılan pole­miklerin hareket noktası ne idi? Hükü­meti tenkit mi, yoksa din hizmetlerin­den rahatsız olmak mı? Hangisi doğ­ru olursa- olsun, Türkiye'de bir vakıa daha var: "Gönüllü" imâr hareketi... Ve bu gönüllü faaliyetin hemen tama­mı "din hizmeti" üzerine... Cami, Kur'ân kursu, müftülük sitesi gibi... Di­yanetin bütçesindeki kabarık görüntü­nün ise, bu tip tesis ve yapılanma ile bir alâkası yok. %96'sı personel gide­ri, geriye kalan %4'ü ise, "idari" çar­kın dönmesi için gerekli harcamalar...

TÜRKİYE BİR ŞANTİYE

Bingöl'de bir cami yapılıyor. Müşte­milâtı ile birlikte 5 milyar lira tutacak bir proje... Temel atarken sormuştum, "-Bingöl bu yükün altından nasıl kalkacak?" diye... İlin gencecik müf­tüsü Zeki ELTURAN, "kaynak" konu­sunu daha başlamadan halletmişti. "Koyun projesi" diyor, "Kavak projesi" diyor, daha başlarken 5 mil­yarı önümüze sayıyordu. Bingöl'ümü­zün "bin gönül"lü cömertliğine daya­narak... İki yıl geçmeden, işte "son"a gelmişler...

Bursa'nın Orhangazi'sinde de buna benzer bir "külliye" inşaatı görmüş­tük... Sanki Orhangazi'yi bütünüyle içi­ne alacak bir "dev" yapı idi.

Şimdi Adana'da Selçuklu, Os­manlı, Cumhuriyet dönemlerinin en büyük camii yapılıyor. İnanılır mı? "-Süleymaniye, Selimiye, Sultanahmet ve Kocatepe'den de mi bü­yük?" diye sormaktan kendimi alama­dım. İl Müftüsü Süleyman TEKİN, Sey­han ve Üreğir Müftüleri Ramazan ÇORTUL ve Mehmet YAVUZ sanki birer "mühendis." Mimar Necip DİNÇ ile birlikte, proje üzerinde izah ettiler ki 6 minaresi ile Çukurova’yı hatta bütün Anadolu'yu kucaklayacak Adana Mer­kez Camii, ana kubbenin çapı, kubbe ve minarelerinin yüksekliği, kapladığı alan ve aldığı cemaat sayısı bakımın­dan Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi, camilerinin hepsinden bü­yük... Adana'da başka bir cami inşa­atının başında ilköğretim müfettişini, bir Kur'ân kursu inşaatının başında ise, komşu ilkokulun öğretmenin "gönüllü" kontrolör olarak gördük... 30 milyar tutacağı ifade edilen camiin hangi "himmet"le yapılacağının cevabı işte bu "bütünlük"te yatıyor. "İzmir"den-Van'a aynı himmeti, ay­nı dirilikte görmemek mümkün değil.

BİR BÜTÜNLÜK ÖRNEĞİ

Cumhuriyet dönemine 12 bin cami intikal etmiş. Cami sayısı bugün 65 binlerde... 6 bin Kur'ân kursu yanında binlercesi de inşa ediliyor. İzbe köşe­lerdeki müftülükler, modern, yeni, gösterişli sitelere taşınıyor. Bu memnuni­yet verici gelişmeler olurken, Amas­ya'da, bütün Türkiye'ye ibret bir "bütünlük örneği" ile karşılaştık. Eskiden "imam-hatip okulu-Kur'an kursu" bugün "Kur'ân kursu-öğrenci pansiyonu" şeklindeki sun'î ihtilâf, Amasya'da kaldırılmış... Ziyaret kasaba­sında, Diyanet'e bağlı Kur'ân kursu in­şaatında belediye başkanı ve il müf­tüsü ile birlikte "Kurs ve Okul Tale­belerine Yardım Demeği" mensuplarını da çalışırken bulduk... Gönüllü olarak...

Amasya'daki bu bütünlük bütün Türkiye’ye örnek olsun! Zira Türkiye’nin "dini" ve "manevi" imarı ancak bu "bütünlük" ile sağlanabilir.