İnsan Allah'ın en büyük eseridir. Allah'ın yeryüzündeki halifesi, yaratılmışların en şereflisidir. İnsana hizmet, İslâmiyet'in emridir.
Bir gocuğu okşamak, bir hastayı ziyaret, bir fakiri sevindirmek, dulun-yetimin elinden tutmak, inançlarımızda da, geleneklerimizde de makbul davranışlardır..
"İnsanların en hayırlısı, insanlara en faydalı olandır."
"Öyle hayırlı insanlar vardır ki, Allah onları insanlara faydalı olsunlar diye yaratmıştır."
“Kim güçlük içindeki bir kimsenin sıkıntısını giderirse, Allan ona dünya ve ahirette kolaylıklar yaratır.”
"Kim bir mü'minin dünyada sıkıntısını giderirse, Allah da ona kıyametin güçlüklerini giderir."
"Kim bir Müslümanın ayıbını örterse, Allah da dünya ve ahirette onun ayıbını örter."
"Bir kul çevresine yardıma devam ettiği müddetçe Allah onun yardımcısıdır."
"Kim başkasına hizmet ederse, başkaları da ona hizmet eder."
"Hangi genç bir yaşlıya yaşlılığından dolayı hizmet ederse, Allah da ona yaşlandığında hizmet edecek insanlar yaratır."
"Dul kadınların; fakir ve muhtaçların işlerine koşanlar, Allah yolunda cihad etmiş gibi mükâfat alırlar."
"Siz ancak aranızdaki zayıfların duaları ile Allah'ın yardımına ve rızıklandırmasına lâyık olursunuz."
"Fakirleri arayınız. Onları görüp gözetiniz. Siz ancak fakirlere yardımlarınız sayesinde Allah'tan yardım görürsünüz."
"İnsan, güneşin doğup battığı her gün vücudundaki organları sayısınca iyilik yapmak zorundadır. Birbirine kırgın iki kişi arasında taraf tutmayarak adalet göstermek iyiliktir. Binek üzerindeki adama- bineğine bindirmek veya eşyasını yüklemek suretiyle- yardımcı olmak iyiliktir. Güzel bir söz iyiliktir. Bir kimseye yol göstermek iyiliktir. Yoldan gelip geçenlere ezâ veren bir engeli kıldırmak iyiliktir."
"Kim bir Müslümanı esaretten kurtarıp, hürriyetine kavuşturursa, Allah da onu cehennem azabından kurtarır."
İyilik sadece para ve malla olmaz. Güler yüz göstermek de bir iyiliktir.
"İnsanlara karşı yumuşaklık ve güzel muamele ihsan edilen kimseye, dünya ve ahiretin bütün iyilikleri verilmiş demektir."
"Başkalarına sadaka ve akrabaya iyi muamele sebebiyle Allah ömrü bereketlendirir, kişiyi son nefesinde kötü kimseler gibi ölmekten korur, her türlü kötülük ve kaçınılması gerekli
"Allah tize insanlar arasında adalet, başkalarına karşı iyilik, yakınlarınıza karşı yardım ve insanları her çeşit kötülüklerden kaçındırmanızı emreder."
"Siz, çok sevdiğiniz mallarınızdan Allah'ın emrettiği şekilde ihtiyaç içindekilere yardım etmedikçe iyiliğe ulaşamazsınız."
"Allah’ın kendisine mal verdiği ve o malı ihtiyaç içinde bulunan fakirler için harcamaya muvaffak kıldığı insan gıptaya (imrenmeye) değer."
"Kim rızkının geniş, ömrünün uzun olmasını dilerse, yakınları ile olan güzel münasebetlerini devam ettirsin."
"Emri altındakilerin haklarını kısmak, bir kimseye günah olarak yeter."
"Şu üç güzel davranışa sahip bulunan kimsenin muhasebe ve mükâfatı kıyamet gününde kolayca verilecektir. Bu güzel davranış ve fiiller, mahrum edene iyilikte bulunup vermek, gönül kırıp gelmeyene gitmek, zulüm ve kötülük edeni affetmektir."
"Farzlardan sonra ibadetlerin en faziletlisi, mü'minin kalbine sürür vermektir."
"Bizi aldatan bize kötülük yapan, bizden değildir."
"Güzel söz sadakadır."
Bu misaller, para ve malla; yumuşaklık ve güleryüzle, yakınlık ve iyi muamele ile insanlara hizmetin İslâmiyet'te makbul davranışlar olduğunu belirten örneklerdir.
İnsanlar toplu yaşayan varlıklardır. Toplum içerisinde ihtiyaçlar, tutkular, istekler farklıdır. Milyonlarca insan içerisinde hiç kimse birbirine benzer yaratılmamıştır.
İsteklerin farklılığı, menfaatlerin çatışması, toplu yaşamanın kaçınılmaz gereğidir. İnsanın bu menfaat farklılığı içerisinde çevresine başkalarını düşünerek bakması topluma bir hizmet olacaktır.
Herkesin "ben!" dediği yerde, "ben" de benlik de kalmaz, insanı diğer yaratıklardan ayıran aklı ve vicdanıdır. Aklı ve vicdanı ile yaşayabilenler, çevrelerine iyilik saçanlardır.
Fakir zengine saygı ile, zengin fakire şefkatle bakabildiği müddetçe, millî bütünlük ve kucaklaşma sürecektir.
Büyük-küçük, âmir-memur, müşteri-tüccar... Bu geniş yürekliliği temsil etmelidir. Büyük küçüğe elini uzatabilmeli, küçük büyüğün uzattığı bu eli öpebilmelidir.
Olgun insana düşen, başkalarına katlanabilmek; bir güler yüz, bir tatlı dille insanların gönüllerini alabilmek; onlara yardım elini uzatabilmektir.
Zira, insana hizmet, İslâmiyet'in emridir.