Hamdi Mert :: hamdimert.com
Köşe Yazıları
İSLAMİYET TEMİZLİK DİNİDİR - 11 Mart 1983

İslâmiyet temizlik dinidir! Düşünce, vücut ve çevre temizliği İslâmiyet’in emridir. Dünya bir imtihan yeridir. Helâlin yanında haram, iyiliğin karşısında kötülük temizin yanında temiz olmayanlar vardır, iyiyi güzeli ve temizi tercih edenler iyi güzel ve temiz olanlardır.

Temizliği tercihte hiçbir beşerî sistem İslamiyet’le yanşamaz. Ruh ve düşünce temizliği de, beden ve çevre temizliği de ayet ve hadis­lerde en geniş yerini almıştır.

"Allah temizdir ve ancak temiz olanı kabul eder". Bu sebepledir ki Peygamberimiz, "-Ey Habibim! Kalk elbiselerini temizle ve çevreni inzâr et!" emrini almıştır. Bu olay, çevrelerine hiç de temiz bir görüntü vermeyen bütün müslümanlara ibrettir.

İslâm ülkelerinin sokak ve şehirleri kirli, in­sanlar: pejmürde ve dağınık, umuma mahsus yerleri utanılacak kadar temizlikten uzaktır.

Halbuki "İslâmiyet temizlik üzerine kurul­muştur"

"Temizlik imandandır"

"Allah temizleri ve temizlenmek isteyenleri sever"

"Temiz şeyler, helal, temiz olmayanlar ha­ram kılınmıştır."

"Temiz olmak, temiz görünmek, kendi menfaatimiz içindir. Kim maddî ve manevi kirlerden temizlenirse, ancak kendisi için temiz­lenmiş olur."

"Allah bizi tertemiz yapmayı ve üzerimizde­ki nimetini tamamlamayı diler"

"Şüphesiz Allah tevbe ederek kötü huylar­dan, yıkanıp-arınarak maddî kirlerden temizlenenleri sever"

"Günah ve kirlerden temizlenen kimse kur­tuluşa ermiştir"

"Allah temizlik ve nezaketle ibadet edenleri sever"

"Allah temiz olmayan kimsenin namazını, gayr-ı meşru kazancından tasaduk eden kimsenin sadakasını kabul etmez.''

Peygamberimiz, insanların gelip-geçtiği ve istirahat ettiği yerleri kirleterek insanların nefretini kazanan kimseden sakınılmasını emir buyurmuştur.

“İyice temizlendikten sonra Allah'ın farz kıldığı abdesti tamamlayıp 5 vakit namazını kılan hiçbir müslüman yoktur ki, bedenini ve elbisesini tertemiz yaparak kıldığı bu namazlar işlediği günahları için bir kefaret olmasın''

"Bir kimse elinde ve üzerinde yemek artık­ları ve kokuları olduğu halde yatar da bir hastalığa yakalanırsa, kendinden başkasında suç aramasın!". Bu sebepledir ki Peygamberimiz her yemekten önce ve sonra ellerin yıkanma­sını, her namazdan önce dişlerin temizlenme­sini, haftada en az bir defa banyo yapılmasını tavsiye buyurmuşlardır."Uykudan kalkınca ellerinizi yıkamadan hiçbir şeye dokunmayı­nız!" hadisi de bu hassasiyetin sonucudur.

Her namaz için abdest almak beden temizliğini, günde 5 defa namaz kılmak ruh ve düşün­ce temizliğini sağlayan davranış ve ibadetler­dir.

Bir kötülük yapmayı zihinden geçirmeyi bile “DÜŞÜNCE NEKAHETİNE” uygun bulmayan İslâmiyet iyiliğin tasavvuruna bile mükâfat va'detmiş, beden ve çevre temizliğine de o ölçüde önem vermiştir.

İbadette, düşüncede, vicdanda, ahlâkta, konuşmada, kazançta, yiyip-içmede, beden­de, elbisede, çevrede temizlik İslâmiyet'in insana kazandırmak istediği nezafet hedefidir.

Yalan, gıybet, hased, dedikodu, kötü söz, merhametsizlik, kibir... gibi davranışlardan bedenini ve çevresini kirli tutmaktan her mü'-min kaçınmak zorundadır.

İnsanlar çoğaldıkça.şehirler kalabalıklaştıkça, insan sağlığını tehdit eden sebepler de artmıştır.

Kötü kokularla cemiyet ve cemaat içine çık­mayı yasaklayan İslâmiyet, temizlik ve sağlık problemine en pratik çareleri de göstermiştir.

İslâmiyet'in öngördüğü beden ve çevre temizliği gerçeğine insanlık bugün de ulaşa­bilmiş değildir.

İslâmiyet'in temizlik konusundaki bu ince ve kesin emirlerine rağmen maalesef müslüman toplumlar bu gerçeği kavrayabilmiş değil­lerdir, islâm ülkelerinde sokak ve şehirlerin kirli, insanların sağlık şartlarından uzak, umu­ma açık yerlerin utanılacak kadar kirli olması­nın sebebi budur.

Bu bir günah ve vebaldir.

Müslümanlar, imanlarından gelen bir tutku ile kafa ve düşüncelerini, beden ve elbiselerini sokak ve şehirlerini, dükkanlarını, işyerleri­ni, ibadethanelerini genel tuvaletlerini kısaca hayatlarının her safhasını tertemiz tutmak zorundadırlar. Müslümanlığı bilmeyen bir ya­bancı veya İslâmiyet'e henüz gönlü ısınmamış bir kimse, İslâmiyeti ve müslümanları temiz­liklerine bakarak sevmeli ve tanımalıdır. Bu­gün bunun aksi var ise, yani bize ve yaşayı­şımıza bakarak İslâmiyet kötüleniyorsa, bu­nun vebalinin ne kadar büyük olacağı açıktır.

Müslümanım diyen herkes hayatını İslâmi­yet'in "Nezafet" emirleri ile süslemelidir. Sadece medenî olmanın değil,müslüman olmanın da asgarî şartı budur.

Gerçek müslüman, düşüncede sözde ve iş­te gerçekten temiz olan insandır.

İslâmiyet temizlik dinidir. Temizlik üzerine kurulmuş, temizliği emretmiştir.